BIST 9.693
DOLAR 32,58
EURO 34,81
ALTIN 2.514,85

TBMM Genel Kurulu,Y.Doç. tasarısına ilgi göstermedi!...

Mevcut Y.Doç'ler, TBMM Genel Kurulu'nu dikkatle izliyor...

Y.Doç.’lik tasarısı hakkında son yazıyı, Hükümet yanlısı köşe yazarı F.Uğur (Türkiye/20.02.2018) yazdı ve kısaca; “çok kötü bir yasa,hiçbir şeyi çözmüyor,  36.000 Y.Doç.Dr. nasıl dikkate alınmaz.” dedi. Uğur’un ilginç başlığı ve içeriği,  dün en çok konuşulanlar arasına girdi…

Nihayet 7 aylık bekleyiş sona erdi ve Y.Doç.’liği –sözde- kaldıracak tasarı Meclis Genel Kurulun’da görüşülmeye başlandı. Ama  o ne!; 35.000 Y.Doç.’ti,binlerce ÖYP’liyi, Dr.Arş.Gör.’ü yakından  ilgilendiren –aileleriyle yaklaşık 200.000 kişiyi yakından ilgilendiren- tasarı görüşmelerinde kurulda  50'ye yakın MV vardı. Hükümet ve M.E.Bakanı ve bürokratlar  yerinde yoktu, daha sonra N.Zeybekçi geldi.

20 Şubat 2018 Genel Kurul, Y.Doç.lik tasarısı 1.görüşmeler Raporu :

Grupları adına  ve şahsi söz alan vekillerimize, mevcut Y.Doç.ler, Arş.Gör.ler, ÖYP’liler; durumlarını, sorunlarını ve çözüm yollarını önererek ulaştırmışlardı.

ANCAK; dünkü konuşmalarda bunlardan bahsedilmedi ve düşündürdü!.. Konuşmacıların birleştiği konu; “üniversitelerin çok sorunu olduğu, özerk olması, bilgi üretmesi” gerektiği idi.

Konuşmalardaki ortak noktalar şunlardı; 

Tasarıyı, AK Parti konuşmacıları dışında beğenen olmadı.

Tasarının, dikkate değer bir yeniliği olmadığında, statükoyu devam ettirdiğinde AK Parti  konuşmacıları dışında birleşildi. 

Üniversitenin ne olması gerektiği konusu konuşmacılar vurgulandı. “1982 YÖK (Darbe) Yasasının acilen, baştan ayağa, bütüncül bir yaklaşımla yeniden hazırlanmalıdır” görüşünde birleşildi.

Yetkilerin rektörlere bırakılmasına -doğal olarak- karşı çıkıldı.Bugünkü yapıyla bunun mümkün olmadığında birleşildi.

ÖYP sorunlarına  sahip çıkıldı ve mutlaka bu yasa ile çözülmesi gerektiği belirtildi. 

Doç.liğe geçme şartlarında  aşırı kaçıldığı, abartıldığı, Prof. istenmeyen şartların geririldiğinde birleşildi.

Kıstasları belli olmayan, ek  koşullara karşı çıkıldı. 

Dr.Öğr.Üyeliğinde konulan "4 yıl şartına" ve 103 Tl zamma karşı çıkıldı, "teklif bile edilemez" denildi.

Yabancı dilde rakamdan çok bilgi/anlama/çözmenin önemli olduğu söylenildi, ama nasıl olacağını, yine YÖK'e bırakıldı.

Bu tasarının bu şekliyle iç barışı daha da bozacağında birleşildi.

Sözlü sınavın “kaldırılıp gözüküp”, rektörlerin 2 dudağına bırakılmasının eşitsizlikler ve hukuksuzluklar yarattığında birleşildi. 

YÖK Doç.lerinin kadroya atanmasına, Doç.bilim aşamasından geçenlerin Doç.kadrosuna atanmasında hem fikir olundu.

Ama, 

Mevcut Y.Doç.ler için, yıllara göre Doç.liğe (8 yıl)  ve Prof.luğa(12 yıl ve üzeri)  başvurma hakkının verilmesinde ketum davranıldı.

Konuşmalardan öne çıkanlar şunlardı:

 Z.Topçu (MHP): Güzel bir konuşma ve vurgulama olmasına rağmen, "50-60 yaşında  olan Y.Doç.ler var, onları yabancı dil için kampa alıp, kurtarmak lazım" çözümü tam bir çözümsüzlük örneğiydi. MHP'nin bulduğu bu çözüm olmadı. “55 alan, 54 alana göre daha mı iyi olacak? Okuduğu makaleyi anlayacak mı?İyileştirme yapılacaksa, bütün akademi çalışanlarına yapılmalı. Dr.Öğr. Üyesinin hayat kaygısı olmamalı ki, üretsin. Dr.Öğr. Üyesinin kurullardaki görevleri devam edecek mi? Özlük hakları nedir? Tasarı dikkate değer bir öneri getirmiyor, sistem sınav odaklı olmamalı –çözüm getirmedi-” dedi.

L.Karabıyık (CHP): Y.Doç.liği,n kaldırılmadığını, sadece adının değiştiğini söyledi. Güzel vurgulamalar yaptı. “Dr.Öğr.Üyeliğinde yabancı dil şartının olmadığını, yine Doç.likte yabancı dilin olduğunu” söyledi. " Hani Y.Doç.lik kaldırılacaktı? Bu tasarıyla nitelikli/kaliteli öğretim üyesi yetiştiremezsiniz.Yayınların tek kriter olması, sözlü sınavın kaldırılması yanlış. Doç. ve Prof. rahat konuşur, ama, Y.Doç. kendini ifade edemez, çünkü demoklesin kılıcı vardır üstlerinde. " dedi.

M.Oğul (HDP): Siyaset yaptı. OHL ile akademilerde nelerin yapıldığını anlatarak süreyi kullandı, yasa konusuna pek giremedi. "En az müdahale edilmesi gereken: Eğitimdir. Mesele öğr.üyesi yetiştirmektir. Arş.Gör.ler 50/d ile perişan oldular.Arş.Gör.Dr.lar var, yönetimle uyumlu olmadıkları için, kadroya geçemiyorlar. ÖYP'liler bu ülkenin kanayan yarasıdır. 4 yıl şartı kaldırılmalı, kadrolar Doç. gibi süresiz olmalı. Üniversiteleri artırarak piyasalaştırdık. Kendi içinde dinamikleri olan bir yapı oluşturamadık.Şimdi deniyor ki; kaynak yaratın, paralı yüksek lisans programları açın” olmaz bu…Üniversitelerin bütçedeki payı azalıyor, YÖK’ün artıyor." 

V.Bilgin (AK Parti): Tasarı yerine üniversite nasıl omalıdır üzerinde durdu. Bu da AK Parti’nin yasanın yanında olduğunu, eleştirecek bir yön bulmadığını gösterdi!...  "Tasarı bir partinin değil. Sorun yeni bir sorun değildir.Gelişimin göstergesi üniversitelerin prestiji ile doğru orantılıdır. İyi niyetle konulan Y.Doç.lik, zamanla büyük bir sorun yaratmıştır.Ülkede yönetim sorunu vardır. Yenilikçi bir yaklaşım lazımdır. Sistemde yapılan parça parça değişimler netice getirmemiştir. Gelecek genç akademisyenlerdedir. Dr. olan derslere girebilmelidir. Kurul oluşturulması doğrudur. Sistemi bürokratlar idare etmemelidir."

G.Usluer (Kişisel/CHP(Kom.Üyesi): "Tasarı gerekçesi çok güzel, ama içerik zayıf. Ambalajla insanları kandırıyorsunuz. Bu tasarı binlerce akademisyeni ilgilendirmektedir. Dr.sız öğretim üyesi mi var ki, Dr.Öğr.Üyesi diyorsunuz. Y.Doç.ler; özlük haklarının iyileştirilmesini, yabancı dil sorunlarının çözümünü istiyorlardı. Y.Doç.’lik bir engel değildi, ancak getirilen şartlarla önü tıkanmıştı. Bu, iyileştirmelerle pekala halledilebilirdi. Kaldırıyoruz deyip, yeni bir unvan getirmekle sorunu çözemez; kaliteyi, üretimi getiremezsiniz. Bu tasarıyla sadece isim değişiyor. Y.Doç.lere; çalışma güvencesi verilmeliydi, 4 yıl yanlıştır. Dr.Öğr.Üyesinde yine güvence yoktur.Yeni bir yasa şarttır."

H.A.Özdemir(Kişisel/AK Parti/Kom.Üyesi): Geçmişten örnekler vererek süreyi kullandı. "Muhalefet özgür akademi diyordu, şimdi YÖK’ten bazı yetkileri rektörlere devrediyoruz diye karşı çıkılıyor. Ha Y.Doç, olmuş, ha Dr.Öğr.üyesi fark etmez, isim bizim için çok önemli değil” diyerek şaşkınlık yarattı. Biz bu kanunla yarı özerk bir üniversiteye kapı açıyoruz.Böylece üniversiteler kendi içinde yarışacaklar.”

Bakalım, -bugünkü oturumda- maddelere geçildiğinde neler olacak. Mevcut Y.Doç’ler için kim önerge verecek? Dün akşam, kulislere sızan “Cumhurbaşkanı, kendisine ulaştırılan eleştirilerden rahatsız oldu ve  tasarıya el koydu” sözleri doğru çıkacak mı? 36.000 Y.Doç. ekran karşısında; kim ne dedi, kim olumlu konuştu? Hangi parti yanlarında!...Takipteler…

Resim Sergisi var:Süleyman Saim Tekcan,03.03.2018, Cumartesi,açılış 15.00

MSGSÜ Tophane-i Amire Kültür Sanat Merkezi/Tophane