Sene 1997

Birleşik Krallık , Hong Kong’u Çin yönetimine iade etti. Madeleine Albright Amerika Birleşik Devletleri tarihinde  seçilen ilk kadın dışişleri bakanı  oldu. Galler Prensesi Diana Paris’te bir araba kazasında öldü.Cenaze Birleşik Krallık’da defnedildi. Prenses Diana'nın cenazesi dünyada 1,5 milyar kişi tarafından canlı yayında izlendi. Tony Blair, İngiltere Başbakanı oldu. Microsoft, 261 milyar dolar değere ulaşarak dünyanın en değerli şirketi haline geldi. Nobel ödüllü Arnavut asıllı Rahibe Teresa  öldü.Mike Tyson, boks maçı sırasında Evander Holyfield’in kulağını ısırarak kopardı.Steve Jobs, Apple Bilgisayarlar şirketini yönetmek için şirketin başına geçti.Çakal Carlos Fransa’da yakalanarak, Fransız mahkemeleri tarafından ömür boyu  hapis cezasına çarptırıldı. Andrew Cunanan, modacı Gianni Versace dahil 4 kişiyi öldürdükten sonra intihar etti.JK Rowling'in Harry Potter serisi olan, ödüllü ilk kitabı Harry Potter ve Felsefe Taşı piyasaya çıktı. Luxemburg, gayri safi milli hasıla bakımından kişi başına düşen geliriyle dünyanın en zengin ülkesi oldu.Kuş gribi vakası ilk kez Hong Kong’da görüldü ve yayılmasını önlemek için 1.5 milyona yakın tavuk yok edildi.İskoçya’da bilim adamları dünya tarihinde ilk kez koyun klonladı. Amerikan keşif robotu "/wiki/Mars" \o "Mars" Mars Pathfinder Mars yüzeyine başarıyla indirildi.

28 Şubat Alacakaranlık Kuşağı

Türkiye Cumhuriyeti’nin Ordusu başkent Ankara Sincan'da kendi halkına,kendi milletine tanklar ile güç gösterisi yaptı.Dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Org Çevik Bir, bu hareketi "Demokraside Balans Ayarı" diye nitelendirdi. Laik düzene aykırı hareketlerin arttığı bahanesiyle dönemin seçilmiş hükümetine MGK muhtıra verdi. Sözde bir takım önlemler önerildi.Böylece bin yıl süreceği idda edilen 28 şubat süreci başlamış oldu.İrtica ile mücadele eylem planı gereği alınan kararların ve yaptırımların uygulandığından emin olmak için Çevik Bir liderliğinde Batı Çalışma Grubu kuruldu.Alınan ve uygulanması gereken bazı kararlar arasında;başörtülü öğrencilerin okullardan atılması,başlarını açsınlar diye ikna odalarının kurulması ve muhafazakar kamu çalışanlarının işlerinden atılması gibi bir çok planı barındırıyordu.

Ülkemizin yaşadığı her darbede en çok etkilenen her zaman ki gibi ülke ekonomisi idi.Maalesef, ülkemize yapılan bu başarılı darbenin ülkemize maliyeti 300 milyar dolardı.

28 şubat dönemi ekonomiden sorumlu bakanı Prof. Sabri Tekir’in de yorumladığı gibi; 28 Şubat ‘ideolojik kamuflaj altında yapılan bir soygun’du. Ülkeye maliyeti 300 milyar doları buldu. Peki, bu para nereye ve kimlere gitti? Etkin kesimlerin rejim endişesinden çok çıkar endişeleri vardır. Çıkarlarına hizmet ettiği müddetçe rejim korunmalı, değilse hangi rejim gelirse gelsin, onlar için önemli değildir. 150 yıllık darbeler döneminde devlet yönetimini halka rağmen ele geçiren güçler, devlet aygıtını kullanarak büyük çıkarlar elde etmiştir. 300 milyar dolara yakın bir kaybın olduğu, 28 Şubat darbesi sıradan bir olay değildir. 12 Eylül döneminde de 200 tona yakın altının ne olduğu muammadır.

Milletimiz, darbelerden çok çekti.Darbe dönemlerinde ülke ekonomisi yerle yeksan oldu. Milletimizin demokrasiye sımsıkı sarılıp,devletine sahip çıkması,bir ve diri olması, şartlar ne olursa olsun darbelere ve darbecilere pirim vermemesi gereklidir.Her darbenin açtığı yaraları iyileştirmemiz onlarca yıllara mal olmakta, hayatımızı, geleceğimizi ipotek altına almaktadır.