BIST 9.136
DOLAR 32,37
EURO 35,06
ALTIN 2.326,86
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Kılıçdaroğlu'ndan bomba Muharrem İnce sözleri! Ona bırakacaktım ama...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Parti Meclisi toplantısında Muharrem İnce'ye fena patladı. Kılıçdaroğlu, “İnce’yi genel başkan olsun diye cumhurbaşkanı adayı gösterdim. Aklımda o vardı. Ancak daha sonra yapılanlar bana güven vermedi” dedi.

Abone ol

CHP'de olağanüstü kurultay tartışmalarının sona ermesinin ardından Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi toplantısında Muharrem İnce'ye fena patladı. İnce'nin baş başa yemekteki "Sen onursal başkan ben genel başkan olayım" teklifine "Bunu yapmayacağım. Sen genel başkan olursan parti bir haftada dağılır" cevabı verdiğini anlatan Kılıçdaroğlu, "24 Haziran seçimlerinden sonra da bırakmayı düşünüyordum. Sayın İnce’yi, benden sonra genel başkanı olması için aday gösterdim. Aklımızda bu vardı. Ancak sonrasında yapılanlar maalesef güven verecek şeyler değil, bana güven vermedi" ifadelerini kullandı. 

O YEMEKLE İLGİLİ SESSİZLİĞİNİ BOZDU... Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, yaklaşık sekiz saat süren CHP Parti Meclisi toplantısında 24 Haziran seçim sonuçları masaya yatırılırken, sert tartışmalar yaşandığı öğrenildi. Kılıçdaroğlu, toplantıda 24 Haziran seçimlerinin ardından Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ile bir araya geldiği akşam yemeğine ilişkin sessizliğini bozdu. Kılıçdaroğlu’nun yemekte İnce’nin kendisine “Genel başkanlığı bırak onursal başkan ol” teklifini getirdiğini hatırlatarak “Ben de bunu yapmayacağımı söyledim ve kendisinin genel başkan olması durumunda partinin bir hafta içinde dağılacağını da söyledim” dediği öğrenildi.

BENDEN SONRASI İÇİN ADAY GÖSTERMİŞTİM AMA... Kılıçdaroğlu’nun “Ben sonsuza kadar genel başkan olmayacağım. İlla ki bırakacağım. Bir yerde bırakacağım. 24 Haziran seçimlerinden sonra da bırakmayı düşünüyordum. Sayın İnce’yi, benden sonra genel başkanı olması için aday gösterdim. Aklımızda bu vardı. Ancak sonrasında yapılanlar maalesef güven verecek şeyler değil, bana güven vermedi. Süreç çok farklı bir noktaya gitti” dediği öğrenildi.

KENDİSİ İÇİN İMZA İSTEYEN GENEL BAŞKAN OLAMAZ... Kılıçdaroğlu’nun bunları Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün’e de anlattığını dile getirdiği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun, İnce’ye yönelik, “Delegeyi arayıp kendisi için imza isteyen, oy isteyenden CHP’ye genel başkan olmaz” eleştirisinde bulunduğu da ifade edildi.

İTTİFAKLARI SÜRDÜRME ÇAĞRISI YAPTI... Kılıçdaroğlu’nun PM üyelerinden gelen, belediye başkanı adaylarının önseçimle belirlenmesi talepleri üzerine ise “Önseçim sağlıklı bir ortamda yapılmıyor ki. Tüzük kurultayında aktif-pasif üye ayrımını getirelim dedim, kabul etmediniz. Sanki önseçimle aday belirledik de yüzde 30 oy mu aldık” dediği kaydedildi. İttifakları sürdürme çağrısı yaparak, “Parti dışında en geniş kesimle bir araya gelmek gerekir” dediği belirtilen Kılıçdaroğlu’nun yaklaşan yerel seçimlere ilişkin “Mevcut durumdan kimse memnun değil. Çok güçlü hazırlanmamız lazım” dediği ifade edildi.

GİTSİN AK PARTİ’YE OY VERSİN... Kılıçdaroğlu’nun, “küskünlerin” seçimi boykot edeceğine yönelik tartışmalara, “Neymiş, küskünler seçimi boykot edecekmiş. Boykot etmek demek, AK Parti’ye oy vermek demektir. Böyle düşünenler boykot edeceğine gitsin, doğrudan AK Parti’ye oy versin” dediği öğrenildi.

TARTIŞMA YAŞANDI... Toplantıda CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç’un “Ekonomik kriz ile ilgili gerekli değerlendirmeler yapılmadı” yönündeki eleştirilerine, Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu’nun tepki göstermesi nedeniyle tartışma çıktığı öğrenildi. Seçimlere ilişkin planlanan sunumların yapılamaması nedeniyle, PM’nin Eylül ayında bir kez daha toplanması kararı alındığı öğrenildi.

İNCE'DEN O SÖZLERE TEPKİ... Bu arada CHP’nin 24 Haziran’daki Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabı üzerinden PM ile ilgili paylaştığı mesajında şu ifadeleri kullandı: “Seçimden 66 gün sonra seçim sonuçlarını değerlendirmek amacıyla Parti Meclisi toplantısı yapıldı. Bu toplantıya Cumhurbaşkanı Adayını davet etmemek sorun, toplantıda yalan söylemek ayrı bir sorun. Seçimden sonra beni davet etmiş ama ben gitmemişim!

"Benim olmadığım yerde zor durumdan kurtulmak için yalana başvurmak koltuk sevdası değil de nedir? Ben partiliyim davet gelseydi iki elim kanda olsa giderdim. Yediğimiz yemeğin saatini televizyonda geçen alt yazıdan öğrendim, yemeğin saatini ve yerini basına ben söylemedim, basını oraya ben davet etmedim, yemekte konuşulanları basına söylemekle suçluyorsunuz. O yemeğe basın ilgisini çeken sizsiniz."

"O yemek sayenizde herkesin bildiği, herkesin merak ettiği bir yemek haline geldi. Konuşulanları niye açıklamışım? Ne açıklayacaktım menüyü mü? Bana oy veren 15 milyona karşı sorumluluğum var benim! Bu toplantı seçim sonuçlarını değerlendirmek amacıyla yapılmış ise Cumhurbaşkanı Adayı davet edilmeliydi. Cumhurbaşkanı Adayı hakkında yalan konuşmak için düzenlenmişse vah partimizin ve ülkemizin haline!"