Bakan Soylu soyadının ağırlığını taşıyor

Asalet, hayat tecrübesi, hayatınızın yol haritası ve her şeyden önemlisi inancınız zamanla size değer kazandırıyor, kaliteniz artıyor, hayatın içinde konumuz ne olursa olsun  varlığınız bir değer haline geliyor, toplumun size ihtiyacı oluşuyor. İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu da böyle bir şahsiyet taşıyor kanaatindeyim.

Bakanımızın Diyarbakır’daki çalışmalarını takip etme imkânım oldu. Bir günde beş ayrı yerde farklı nitelikteki kitlelere yaptığı konuşmasının performansının yüksekliği, kullandığı  yerli yerinde ifadeler işinin ehli olduğuna işaretti.

Konuşmalarında analiz edip, bana göre altını çizmeye değer bazı ifadeleri okuyucularımla paylaşmak isterim.

*Terörle mücadelede devletin son derece kararlı olduğu mesajını inandırıcı bir eda ile dillendirdi.

*23 ilde oluşturulan cazibe merkezlerinin önemine vurgu yaparak, hangi illerde ne kadar vatandaşa iş sahası açılacağını sayılarla beyan etti ve sadece Diyarbakır’da 37 bin insanın iş imkânına kavuşacağını açıkladı.

*Millet olarak bin yılların getirdiği birikimle bir şahsiyet kazandığımızı, beş vakit ezandan tutun misafirperverliğimizin, cesaretimizin,  sadakatimizin, taziyelerimizin, selam ve dualarımızın birer değer olduğu ve bu milleti  birbirine bağladığı dillendirdi.

*Kürt vatandaşlarımız adına ortaya çıkan birilerinin Kürtlerin değerleriyle kavgalı olduğunu dillendirerek; “Ben içişleri bakanıyım, HDP vekillerinin nasıl da hoyratça bir hayat yaşadıklarını, yurt dışında kumar masalarında zaman öldürdüklerini, kandilin Kürtlerin değerlerini öteleyerek, küçük düşürerek kendi dünyasında yaşadığını ve Kürtleri kullandığını iyi bilirim” dedi.

*Artık çocuk yaştaki evlatlarımızın kız olsun erkek olsun birilerinin dağa çıkarmasına müsaade etmeyeceğiz. Silvan’da açık alanda halka hitap ederken; “Huzurunuzda söz veriyorum eğer PKK bir tane dahi 13-15 yaşındaki kızımızı bu günden sonra dağa çıkarırsa bana içişleri bakanı demesinler” dedi. Bu arada bir çok vatandaşın sevinç göz yaşlarını döktüğüne şahit oldum tabi ben de onlardan biriydim.

*Ülkemiz Asya’yı ve Avrupa’yı birbirine bağlayan stratejik değeri paha biçilemeyen önemli bir koridordur. Unutmayın ki biz pahalı topraklar üzerinde yaşıyoruz. Bizim ülkemizde, çevremizde bulunan tüm halklardan vatandaşlarımız var, dolayısıyla biz millet olarak 72 milletle irtibatlıyız, davamız büyüktür, bunu fark eden dünyanın sinsi odakları üzerimize geliyorlar, Allahın izniyle başaramayacaklar, çünkü onlar Allah’ı tanımıyorlar fark burada… dedi

*Soylu konuşmasına şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanımız 2012 yılında hastayken  ziyaret etmiştim, o zaman daha AK Partinin çalışmalarına dışarıdan destek veriyordum. Bana dedi ki gel beraber çalışalım, ben dedim ki müsaade edin dışarıdan destek vererek çalışmalarımı yürüteyim. İleriye dönük fikirlerini benimle paylaştı, ülkemiz kalkınmak üzeredir, dünyanın şer güçleri bizi  rahat bırakmayacaklar, bizim kenetlenmemiz lazım. Onu dinledikten sonra çok etkilendim ve  AK Parti'yle siyaset yapmaya karar verdim, şimdi düşünüyorum, eğer ben onun o günkü teklife “evet” demeseydim annemiz ak sütü bana haram olurdu bence. O gün de “evet” dedim bu gün de “evet” diyorum, 16 Nisan'da da “evet” diyeceğim, diyeceğiz."

*16 Nisan iç barışını oluşturmuş, kalkınma hızını arttırmış, ayağı üzerinde durmayı beceren, birlerinin planlarına alet olmayan bir Türkiye’nin varlığına ve yoluna devam etmesine “evet” deme günüdür.

*Muhalefete bakıyorum eli boş tutturmuş  halk oylaması günü hayır deyin diye propaganda yapıyor. Yani Türkiye’nin ayağına pranga vuran, bu milletin hayatına huzur adına katkı vermeyen, vatandaşımı küçük düşüren kimselerin, darbeci heriflerin istediği istikamette hazırlanan ve bu halka sıkıntı veren darbe anayasalarının arkasına sığınıyorlar. O korku, kaygı ve endişeler üzerinde inşa edilmiş 60 ihtilalının anayasasıyla, 82 darbecilerin zihin ürünü olan anayasasının hayatta kalması için çalışıyorlar.

Behey adam!

Sen muhalefetsin bari elinde bu milletin huzur ve mutluluğu için bir eylem planın olsun. Biz 2023 diyoruz sen de 2030 de biz 2053 diyoruz sem de 2070 de ileriye dönük bir planın olsun. Muhalefet böyle olmaz, halk senin arkanda nasıl gelsin sana üç koyun verseler gütmek için akşam kendileri o hayvan halleriyle eve döner kendin kaybolursun… dedi.

*Vatandaşlarımızı “evet” demeye davet eden Soylu, “Göreceksiniz 16 Nisan’dan sonra hem ekonomik, hem soysal, hem siyasal açıdan ülkemizde güzel şeyler olacaktır” dedi.

Süleyman Soylu’yu dinleyince ülkem için düşündüğüm, aklımda geçirdiğim hayallerin gerçekleşme ihtimalinin hakikate dönüşeceğine bir kez daha inancım tazelendi. Onun için diyorum ki “Bakan Soylu soyadının ağırlığını taşıyor” inşallah bakanlık konumundaki hayat şeridi başarılarla, hayırlı çalışmalara imza atarak anılacak kendisinin ifadesiyle öteki dünyada hayır hanesine katkı yapacak. Kendisine başarılar diliyorum, onun başarısı halkın hayatına ekonomik, sosyal ve siyasal açıdan olumlu bir katkı verecek inşallah.

Bu ülke bizim, onu sahiplenmeye devam edeceğiz, bu boyun borcumuzdur, “Ben vatandaşım” diyen herkesi bu yolda yürümeye davet ediyorum, bu yolun kapısını açmak isteyen herkesi 16 Nisan’da EVET diyerek katkı vermelerini bekliyorum. Eğer kimi siyasiler kendince oluşturdukları bilgi kirliliği ve algı olmasaydı kanaatim o ki geçersiz oylar dışında bu paket yüzde 100 yetmez ama EVET ile sonuçlanırdı.

Muhterem kardeşimiz, vekilimiz, bakanımızın konuşması onlarca sayfaya sığmaz ama bu kadarıyla yetinelim.

Selam ve selametle kalın