Eğer Başbakanım evet derse...

Abone ol

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 3’üncü dönem başkanlık için hazır olduğunu söyledi...

Topbaş, planlarını 2016 ve sonrası için yaptığını belirterek, “İstanbullu evet derse, partim, Başbakanımız evet derse, yol haritamla, hazırım” dedi. Topbaş kentsel dönüşümden ulaşım sorununa çözüme, BM’deki akil adamlık görevinden İslamofobiye kadar

HAYDARPAŞA SANAT GALERİSİ OLACAK

Haydarpaşa Garı binası özel bir yapı. Orası otel olmayacak. Ulaştırma Bakanlığı kısmen idari bina yaparken, geri kalanı da sanat galerisi olacak. Marmaray devreye girdiğinde artık gara ihtiyaç olmayacak. İstasyon başlangıç noktasına çok ihtiyaç olmayacak. Etiler Polis Okulu’nun yerini devraldık. Eğitim kampüsü niteliğini kaybeden yeri KİPTAŞ’ın Çatalca’da başladığı konutlar bölgesine taşıyoruz. Büyükşehir burada yeni bir imar planını meclise sunacak, Etiler’in yapılanma koşulları içinde bir değerlendirme yapılacak.

ÜNLÜ BİR İŞADAMI CEBİNDE İSTANBULKART TAŞIYOR

Akıllı şehir hizmetini oluşturduk. Aynı biletin tüm sistemlerde geçerli olması önemli. Özel sektörün teknesi de otobüsü de olsa tek biletli akıllı kent mantığı oluşturduk. İstanbul’da koyduğum hedef var: 2016. Bu tarih toplu taşımanın çok yoğun olduğu, 7 milyon insan taşıyacağız. Şu anda 2 milyonları bulduk. 7 milyonu bulduğumuz zaman kent insanın ulaşım ağı gelişecek. Bireysel araç tercih etmeyecek duruma gelecekler. Otobüs yolunda bile yüzde 11’lik kullanım artışı oldu. İnsanlar araçlarını almıyor. 5 yeni hat daha belirledik. Daha fazla toplu taşım tercih edilecek. Konforlu, kaliteli, güvenli olunca tercih edilirsiniz.

ÜNLÜ PARTONU METROBÜS KURTARDI

Bir işadamı dediki “Emirgan’da yaşıyorum işyerim Kabataş’ta. Üç yıldır arabamla gidip geliyordum. Metro’ya bindim, İTÜ’de indim, oradan minibüsle Emirgan’a indim. Üç yıldır yanlış yapmışım” diyor. İşadamları da metroya biniyor. Büyük bir işadamı da, toplantıya yetişmek için durakta makam aracından inip, metrobüse binmiş. Bana dedi ki “Randevum vardı karşıdan geliyorum. Trafik çoktu, şoförüme ‘Beni şu durakta indir’ dedim. Şaşırdı, indirdi. Hemen gittim metrobüse binim, oradan da taksiye bindim işime gittim.” Gençler, Türkiye’nin en önemli iş adamları ile metrobüste karşılaşabilir, iş fırsatı da doğabilir. İstanbul, toplu taşımada New York, Paris, Londra, Tokyo gibi ülkenin tüm kesimlerinin sosyalleştiği bir yer oluyor. Minibüsler çok daha kaliteli olacak. Minibüs esnafı ile mutabakatımız var. Minibüs mantığı değişecek. Elektronik bilete geçecek, özürlüler binebilecek. Daha kaliteli araçlar olacak. Taksiler de call centere bağlı olup boşuna dolaşmayacak.

İSLAMOFOBİ’Yİ BM’DE GÜNDEME GETİRECEĞİM

Dünya Belediyeler Teşkilatı’nın başına getirildim, Ban ki Moon 27 kişiden oluşan akil adamlar platformu oluşturdu. Bunlardan biri de benim. 24 Eylül’de BM’de New York’ta olacağım. İslamofobi’yi her platformda Başbakan’ımız söylüyor biz de söylüyoruz.

PLANLARIMIZ HAZIR

AK Parti’nin başarısı halk tarafından takdir ediliyor üç seçimdir. Başbakan ile 39 yılı geride bıraktık birliktelikte. İstanbul’un geleceğini projelendirdik. Ulaşım planımız hazır, tümünü uygulamaya çalışıyoruz. 2016 derken demek ki planlarım var. Böyle bir sürece giren yönetimin kesintisiz devam etmesi gerekiyor. Türkiye’de ekonomik istikrarı sağlamış bir hükümet var. İstanbul’a zaman kaybettirmeye hakkımız yok. Bütün planlarımızı 3 döneme göre yaptık, 15 yıllık period koyduk. İstanbullu buna evet derse, partim sayın Başbakan’ımız genel başkan olarak evet derse, şahsen ben yol haritamızla, hazırım.

YERİNDE DÖNÜŞÜM ÖNEMLİ

Vatandaş ilişki kurduğu çevreden kolay ayrılmak istemiyor. Bu dönüşüm yerinde olsun istiyor. Bu da gayet normal. O şartları ortaya çıkartma imkanı olursa yerinde dönüşüm olur. ‘Taşınabilirim’ diyenler için de TOKİ ve KİPTAŞ’ın stok evlerine ya da yapılabilecek evlere taşınabilirler. Cuma günü İBB Meclis’inden geçen Sarıyer’deki Derbent mahallesi 1660 konuta birer daire vererek yerinde dönüşecek. Tapularını da alacaklar. Bu halk mutabakatı ile yapıldı. Yerinde dönüşüm önemli.

1998 ÖNCESİ YAPILAR DÖNÜŞMELİ

Hep 1998 öncesini ifade ediyoruz. İstanbul o tarihe kadar “2’nci derecede deprem kuşağında kalıyor” denildiği için taşıyıcı sistemler 1’inci dereceye göre daha narin yapılmış ve risk taşıyor. Yap-sat sistemi hızla geliştiği için, mesleği inşaatçılık olmayanlar dahi inşaatçılık yaparak, sağlıklı olmayan malzemeden, denetim, plansız binalar yaptı. Ciddi bir yapı stoğu var riskli olarak. Sil baştan demeyeceğim ama büyük oranda yeni mahalleler oluşturmak zorundayız. Bir noktada yeni ekonomik hareketlilik demektir.

Günün Önemli Haberleri