Başbakan'ı kızdıracak benzetme

Abone ol

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran gündemi İnternethaber'e değerlendirdi.

NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Türkiye'yi günlerdir meşgul eden yolsuzluk operasyonu başta olmak üzere bir çok konuda sorularımızı yanıtladı. 

Cumhuriyet Halk Partisi'nin, Türkiye Cumhuriyet  tarihinin en geniş kapsamlı bu operasyonuna "demokrasi penceresinden" baktığını söyledi ve Başbakan'ı Hitler'e benzeterek, "Elinde olsa Hitler'i bile kendine imrendirecek" dedi.

Oran, yerel seçimlerdeki stratejilerini ve CHP'nin İstanbul ve Ankara adaylarını da İnternethaber'e değerlendirdi.

Öncelikle yaşanan krizi nasıl değerlendiriyorsunuz, sizce bu bir güç savaşı mı, bir isim verecek olsaydınız bu yaşananlara ne isim verirdiniz?

BU OPERASYONUN ÇOK HAYIRLI SONUÇLARI OLACAKTIR

Bu yaşadığımız hani Başbakanın hep sözünü ettiği “Temizeller Operasyonudur, tarihi fırsattır”. Ama ucu kendisine dayanınca başbakan hemen konuyu saptırmaya başladı, fakat AKP tarzı siyasetin artık temizlenmesi gerektiğini gösteren günlerden geçiyoruz. Başbakan Erdoğan ve kirli ilişkilere giren AKP’liler geçmişte ittifak yaptıkları kesimlerle yollarını ayırmaya çalışıyor çünkü kendisini destekleyen her kesim AKP’nin ve Başbakan’ın her fırsatta vurguladığı şeyi gördüler: AKP’liler ve diğerleri… Bu yaşadıklarımızın gerekçesi ne olursa olsun çok hayırlı sonuçları olacaktır ve temizlenmeyi, arınmayı ve halkımızın zihninin berraklaşmasını sağlayacaktır.

Operasyonun savcısının görevden alınmasını ve Başbakanın "HSYK'yı yargılamak isterdim" sözünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

BAŞBAKAN'IN ELİNDEN GELSE HİTLER'İ BİLE İMRENDİRECEK 

Bu durum hiç şaşırtıcı değildir çünkü Başbakan Erdoğan demokrasiyi ve onun nimetlerini tramvay gibi görmektedir. Gideceğe yere varınca tramvaydan inecektir sanırım artık son durağa yaklaştı ki iyice pervasızlaştı, demokrasi dışına çıkma arzunu açıktan dile getirmeye başladı. Yasama da benim yürütme de benim diyerek sadece sayılardan bahseden TBMM’nin oluşumunun ve tasrihe köklerden habersiz olduğunu itiraf eden bir zihniyetten başka ne beklenir ki? Güçler ayrılığına inanmayan ve elinden gelse, Hitler’i bile imrendirecek icraatları yapma potansiyeli olan Erdoğan’ın hukuk karşısındaki bu tavrı gerçek yüzünü ortaya koymuştur.

Ergenekon'u, Balyoz'u, Oda tv'yi soruşturan da bu savcılar değil miydi? Şimdi neden iyi oldular? CHP burada savcıları mı koruyor?

 CHP BAŞINDAN BERİ ÖYM'LERE KARŞIYDI

CHP başından beri özel yetkili mahkemeye karşıydı bugün de karşıyız. CHP bulunduğu noktada dosdoğru durmaktadır, Başbakan ise birden bire zihni açılmış ve yargıdaki özel yetkili mahkeme ve savcılıklardaki usulsüzlükleri iki haftada fark edivermiş olacak ki bu şaşırtıcı cümleleri ağzından duyuyoruz. DGM’lerin devamı olan ÖYM’leri kapatalım, uzun tutukluğa son verelim, ceza yasamızı sivilleştirelim, cadı kazanına dönen tüm bu davaları yeniden sivil mahkemelerde ele alalım, hükümet de “kumpas kurulmasına göz yumduğu” bu davaların mağdurlarından, yargılama sırasında ölenlerden, Kuddusi Okkır’dan özür dilesin, yeni baştan başlayalım. Ama bunu AKP yapamayacağına göre yine iş başa düşüyor, CHP, 2011 seçim bildirgesinde yazılan ve AKP’nin yarım yamalak yapmaya kalkıştığı vaatlerini yerine getirdiğinde Türkiye bir oh diyecek derin bir nefes alacak, toplumun her kesiMi rahatlayıp geleceğe güvenle bakacaktır.

CHP cemaat savcılarına sahip mi çıkıyor?

CHP CUMHURİYET SAVCILARINA SAHİP ÇIKIYOR 

CHP cumhuriyet savcılarına sahip çıkıyor, adil yargılanmaya sahip çıkıyor. CHP haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmak istemiyor. CHP zorda olan çaresiz kalan sahipsiz kalan vatandaşının yanında duruyor. Cumhuriyet savcıları şucu bucu değildir, savcılar ‘Cumhuriyet’in savcısıdır. Adalete güveni zedelersek bu toplumda güvenecek, tutunacak tek bir dalımız dahi kalmaz 76 milyon uçuruma yuvarlanırız.

Gezi olaylarından sonra Sayın Kılıçdaroğlu Çankaya Köşkü'ne çıkmıştı. Yolsuzluk operasyonu ve yargıdaki kaos nedeniyle Köşk'e bir randevu talebi iletildi mi? Ya da önümüzdeki günlerde böyle bir adım beklemeli miyiz?

CUMHURBAŞKANI'NI GÖREVİNİ YAPMAYA DAVET EDİYORUZ 

Cumhurbaşkanının görevleri Anayasamızın 104 maddesinde düzenlenmiştir ve en başta gelen sorumluluğu ise devlet kurumlarının ahenk içerisinde çalışmasını sağlamaktır. Ortaya çıkan bu büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonu, kabul edilemez iddialar karşısında susmak olmaz. Sükut ikrardan gelir ve tarih karşısında kendisi de bu suça göz yumma, ortak olma noktasına gelir. Cumhurbaşkanı’nı Anayasal görevini yerine getirmeye gerekiyorsa Bakanlar Kurulu toplamaya, Devlet Denetleme Kurumu mekanizmasını işletmeye davet ediyoruz.

Tüm bu tabloya baktığınızda nasıl bir Türkiye bekliyor bizi, ne göreceğiz önümüzdeki günlerde?

30 MART SABAHI HUZURLU BİR DÖNEMİN KAPISINI AÇACAĞIZ 

Türkiye’ye dair umudumuzu asla yitirmiyoruz. Yokluk içerisindeki Anadolu halkı 7 düvele karşı milli mücadeleyi verip Kurtuluş Savaşı destanını yazdıktan sonra bugünkü güçlükleri aşmak da hiç zor değildir. Halkımızın vicdanına güveniyoruz, günde 3 öğün birer çay içip simit yediğinde dahi aldığı asgari ücret yetmezken öbür tarafta ayakkabı kutularındaki milyon dolarları, euroları, boy boy para kasalarını ve bu paraları sayarken parmakları yorulmasın diye kullandıkları makineleri gören gözler herhalde gereğini yapacaktır. Merak etmeyin 30 Mart sabahı yepyeni aydınlık bir Türkiye’nin ilk adımını atacak ülke olarak mutlu, güçlü, huzurlu bir dönemin kapısını açacağız.

Cemaatle bir seçim ititfakı söz konusu mu, ya da cemaatin oylarına talip mi CHP?

CHP'DE HERKESE YER VAR 

CHP ayrım yapmaksızın toplumun her kesiminin oyunu talep etmektedir. Toplumun tüm renkleri, talepleri, beklentileri CHP’de karşılık bulacaktır. 90 yıllık dev çınarın yeni filizleri olarak bizler de parti programımıza, tüzüğümüze, ilkelerimize uyan herkese diyoruz gelin CHP’de size de yer var.

Sarıgül hakkındaki yolsuzluk iddiası var, bu nedenle partiden ihraç edilmişti, Başbakan da yolsuzluk nedeniyle partiden ihraç edilen kişiyi neden aday yaptın diye soruyor? Ne düşünüyorsunuz?

BAŞBAKAN KENDİ DOSYALARINA BAKSIN 

Başbakan önce kendisinin yıllardır yargıdan kaçırdığı davalarına, dosyalarına baksın. AKBİL yolsuzluğu, kalpazanlık gibi yüz kızartıcı suçlarla ilgili iddialar, başbakanın dokunulmazlık kapısının önünde yıllardır bekliyor. Biz her zaman bağımsız yargıya güvendik, hani başbakanın hatırladığı masumiyet karinesi var ya o herkese lazım. Sadece kendisine değil. Siyasete yırtık ayakkabı ile girdim diyen Başbakan niçin malvarlığını, oğlunun aldığı gemicikleri, diğer oğlunun yöneticisi olduğu TÜRGEV’e yapılan milyon TL’lik arazi bağışlarını, işadamı arkadaşının bursuyla ABD’de okuyan çocuklarının ABD’de evsahibi olmasını açıklaması da bizleri mutlu edecektir.

Ankara'da bir MHP'linin CHP'nin Büyükçehir Belediye Başkan adayı olması sizi rahatsız etmiyor mu? Chp kendi içinden bir aday çıkartamaz mıydı?

MANSUR YAVAŞ DÜRÜST VE BAŞARILI BİR ADAYDIR 

Bu dönem adaylarımızın belirlenmesinde tamamen CHP örgütümüze, ortaya çıkan isimlerin toplumdaki karşılığına ve halkın beklentilerine göre bir dengeyi kurarak aday göstermeyi benimsedik. AKP henüz illerin tamamını dahi açıklayamamışken biz eğilim yoklaması, temayül ve anketlerle ideal adayları 1394 seçim noktasından 800’ünde ortaya çıkardık. Burada da AKP’nin ikiyüzlü siyaset anlayışı görüyoruz, CHP’den istifa eden bir ismi törenle yakasına rozet takarken, aynı yöntemi CHP uyguladığında hemen yaygarayı koparıyorlar. Sayın Mansur Yavaş hiçbir pis ilişkiye, akçalı ilişkiye girmemiş, dürüst, başarılı belediyecilik icraatını koymuş bir isimdir. CHP çatısı altında çok daha kapsayıcı bir siyasi anlayışı, belediyecilik hizmetini yaşama geçireceğine inanıyoruz. AKP cenahından yükselen canhıraş yakınmalar da 20 yıldır bizi mahkum ettikleri beceriksizlikten bu kez kurtulacağımızın işaretidir.

CHP'nin seçim stratejisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

CHP zamanı geldiğinde, planlanandan günden itibaren herkesi şaşırtacak, kitleleri peşinden sürükleyecek stratejisini uygulamaya başlayacaktır. Bizi izlemeye devam edin.


twitter.com/nsrnylmz

Günün Önemli Haberleri