BIST 9.525
DOLAR 32,53
EURO 34,75
ALTIN 2.488,35

Altuğ Müdürü kim öldürttü?

Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'nin şehit edilmesine 'Tayin Cinneti' demek mümkün mü? Ya Katıl zanlısı polisin ifadesini yiyelim mi?

Aradan aylar değil daha 4 gün geçti…

Ölen öldüğü ile mi kaldı?

Şehit şehitliği ile mi kaldı?

Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi cinayeti  unutuldu mu?

Bakıyoruz ses yok!..

Gerekçe “TAYİN CİNNETİ” mi?

Bu kadar yani!..

Fazla konuşmaya gerek yok mu yani!..

Öyle mi?

Ölen öldüğü vuran vurduğu ile kaldı? diyorsanız eyvallah!

Bu kadar ucuz yani!..

Allah aşkına bir cevap verin!..

Katilin sorgusunda "Müdürümün bana bir hakareti, kötü sözü olmadı. Görüşmeden sonra makamdan çıktım. Silahımı ve telefonumu aldım. Ondan sonra yaşadıklarım bir hayal gibiydi. Dışarı çıktıktan sonrasını ve neden yaptığımı hatırlamıyorum’ deyince bitti mi bu iş?
Bu kadar ucuz yani!..

Vicdanınız el veriyor mu?

Ama bunu kimseye inandıramazsınız…

Bu cinayetin arka planı kuşkusu ile  katil zanlısı Trafik Polisi A’dan Z’ye araştırılmalıdır…

‘Neden yaptığını hatırlamıyormuş’ katıl zanlısı!..

Hatırlamamış !..

Geçiniz...

Beyler öldürülen Emniyet Müdürü bu ülkede sıradan bir Emniyet Müdürü değil!..

Kuşkular var!..

Bakın  sadece bunu Türk medyasında oda tv gündeme getirmişti…

Türkiye şehit polis memurunun ailesine başsağlığı dileklerini gönderirken, “İşkence Raporu” adlı Twitter hesabının paylaşımı öne çıktı..

31 Mayıs 2018 tarihinde hesaptan yapılan paylaşımda “Öğretmen N.B.’ye Rize Emniyet Müdürlüğü’nde işkence yapılmasından sorumlu amirler: - Erdoğan Bektaş – Rize Valisi - Önder Kemal Sekücü – Cumhuriyet Başsavcısı - Altuğ Verdi – Rize İl Emniyet Müdürü” ifadeleri kullanıldı.

İşte o paylaşım

 

Daha önce FETÖ’ye yakın paylaşımlar da yapan mahkeme kararıyla erişime engellenen, “İşkence Raporu” hesabının Altuğ’u hedef gösteren paylaşım yapması çok dikkat çekti…

Dahası var…

Aynı Twitter hesabı aynı gün “Türkiye’nin gizli işkence merkezleri dünya medyasında manşetlerde” başlığıyla FETÖ’ye yakın Corrective haberini paylaştı.

İşte o paylaşım

 

 Bu paylaşımlar yapılırken Altuğ Verdi ile ilgili dikkat çeken bir ayrıntı daha ortaya çıktı.

Şehit Verdi’nin öldürüldüğü günün aslında bir özelliği daha vardı.

Şöyle ki…

Şehit polis memuru Altuğ Verdi, 15 Temmuz’da FETÖ’ye direnen hatta polisleri örgütleyenlerden biriydi.

O akşam Altuğ Verdi, İstanbul'u ele geçirmek için tanklar ve askeri araçlarla sokaklarda kan döken FETÖ'cülerin karşısına çıktı. Ana cadde üzerindeki karakola ateş açan FETÖ'cülere aynı şekilde karşılık verildi.

Darbe girişiminin üzerinden 2 yıl geçti…

İstanbul’da bir dava sonuçlandırıldı.

Çengelköy darbe girişimi davasında, "anayasayı ihlal" suçundan 26 sanığa ağırlaştırılmış müebbet, 8 sanığa müebbet hapis cezası verildi.

Çengelköy’ü 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü darbecilerden alan, aylar önce FETÖ'ye yakın hesaplar tarafından hedef gösterilen şehit Altuğ Verdi, Çengelköy darbe girişimi davasında sanıklara müebbetler verildikten 24 saat sonra öldürüldü.

Sevgili okurlar…

Rize Emniyet Müdürünün bir ilçede görev yapan bir trafik polisi tarafından 8 km öteye tayini için kahpece öldürdüğüne kimse inandıramaz…

Bu hain cinayetin perde arkası bütün detayları irdelenmeli…

Evet Altuğ Müdürü  kendi personeli olan o  trafik polisi   öldürdü…

Ama asıl soru;

KİM ÖLDÜRTTÜ!.. 

***

Hatırlayın 19 Aralık 2016’da Ankara’daki olayı…

Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, Ankara'da katıldığı bir sergide uğradığı silahlı saldırıda öldürüldü.

Ankara Çevik Şube Müdürlüğü'nde görev yapan Mevlüt Mert Altıntaş..

Kimdi bu polis, arkasında kimler vardı?

Karlov'un öldürülmesine ilişkin iddianamede ne yazdı?

FETÖ mensupları, cinayetin işlendiği serginin açılış tarihinin, Moskova'da Türkiye, Rusya ve İran'ın katılacağı Suriye konulu toplantıdan bir gün önce olan 19 Aralık 2016'ya alınması için çaba gösterdi!

***

Diyeceğim şu ki!

Pırıl pırıl, namuslu, çalışkan, dürüst ve Türkiye’nin güvenliğinde  gelecekte de önemli rol alacak  15 Temmuz gecesinin kahraman polislerinden biri olan  Altuğ Verdi müdürün  bir trafik polisi meslektaşı tarafından öldürülmesi asla ve asla “cinnet” olamaz…

Güvenlik güçlerimiz ve yargımız gerçeği  görmeli…

Altuğ Müdür unutulmamalıdır…

Kızı Almira’nın  "Babam bize ben her zaman için şehit olurum ama ben şehit olduğum zaman dik durmanızı, bir şehit evladı gibi davranmanızı istiyorum"  şeklindeki sözleri ile akan gözyaşları unutulamaz…

Bu cinayetin arka planı sonuna kadar araştırılmalıdır…

Bu kadar kolay değil bu işler beyler!..

Allah rahmet eylesin…

Nurlar içinde yatsın şehidim…