BIST 9.887
DOLAR 32,57
EURO 34,97
ALTIN 2.459,22

Abdülhamid’in Kurtları Pişman! Ya Erdoğan’ın?

Yüz yıl öncesi II. Abdülhamit yönetiminin ağır eleştiriler ve düşmanlıklarla dolu iktidar dönemi. Osmanlının son zamanları ve muasır medeniyetler seviyesinin çok üstünde hizmetler yapılmakta ama aynı şiddette eleştiri ve düşmanlıklar zuhur etmekte.

Neden insan denen kutsal varlık tarihin izlerinden ibret alarak hayat idame ettirmek yerine tekerrüre düşer?

Efendimiz (s.a.v.) dönemindeki cahiliye alışkınlıkları ve inançları ne kadar geriye giderseniz gidin önünüze çıkacağı gibi ne kadar geleceğe bakarsanız o kadar önünüze çıkıyor.

Cahiliye toplumunda yer almadığımız için şükrederiz! 

Eleştirdiğimiz, cahiliye adetlerinden günümüz Müslümanları olarak ne kadar uzaktayız?

Sorunun nedeni; İslâm dinine mensup olmanın beraberinde, iddia ettiğimiz hassasiyetlerin var olduğunu zikretmemizdedir!

Zira emir ve yasaklar zincirinde hassasiyet sahibi olmamız gerekiyor.

İslâm hassasiyetinde tarihin mükerrer yaşantısından kurtulamayan bir toplum siyasî tarihin tekerrüründen de kurtulamaz diye düşünüyorum.

Bunu şunun için söylüyorum; günümüze bakıldığında Sayın Erdoğan'a yönelik o kadar fazla eleştiri var ki insan şaşırıyor açıkçası.

Oysa vatana ve millete yapılan hizmete baktığımızda eleştirileri vicdanlı olarak yapmak ve ülke menfaatine olan her şeyde kim olursa olsun yanında durabilmektir esas olan.

İsimler gider yaptıkları hizmet arkalarından devam eder.

Hızlıca Türkiye geçmişine bakıldığında ortaya çıkan sonuç; ne zaman muasır medeniyetler seviyesine yükselme gayreti içerisindeysek o zaman yöneticilere eleştiri başlıyor!

Küresel güçlerin piyonları vatan içinden ve dışından eleştiri oklarını yaya geriyorlar!

Yüz yıl öncesi II. Abdülhamit yönetiminin ağır eleştiriler ve düşmanlıklarla dolu iktidar dönemi.

Osmanlının son zamanları ve muasır medeniyetler seviyesinin çok üstünde hizmetler yapılmakta ama aynı şiddette eleştiri ve düşmanlıklar zuhur etmekte.

Ülke vatandaşı olup da aydın grupların, edebiyatçıların-yazarların, siyasîlerin vs.. çokça eleştirdiği ve düşmanlık beslediği Abdülhamit.

François Georgeon’un dediği gibi, bugünkü Türkiye’yi anlamak istiyorsak Abdülhamit dönemini bilmeliyiz.

Günümüzde Sayın Cumhurbaşkanımız çokça eleştiriliyor ve düşmanlık besleniyor.

İçeride ve dışarıda!

Dünya devler liginde olmamız için gayret gösteren bir Cumhurbaşkanı ve eleştirenler; aydınlar, edebiyatçı-yazarlar, siyasîler vs...

Fotoğraf aynı kadrajın görüntüsü gibi değil mi?

Ulu Hakan tahttan indirildikten sonra takip ettiğimizde kendisini eleştirenlerin okuduğumuz söylemleri var.

Yüzyıl öncesinde eleştiri dilini fütursuzca kullananların nihaî söylemlerine bakarak günümüz için de akılcı ve vicdanlı bir tahlil yapmaları gerekiyor.

Hem yöneticilerin durumunu hem de küresel güçlerin röntgenini net belirleyerek düşünen ve eleştiren toplum olmaz isek sadece bir takım şeylere hayıflanmakla kalırız.

Abdülhamit sonrasında Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy:

"Giden semerciyi, derler bulur muyuz şimdi? Ya böyle kalfa değil, bas baya muaalimdi. Nasılda kadrini vaktiyle bilemedik, tuhaf iş. Semer değilmiş o rahmetlininki devletmiş!"

Rıza Tevfik: "Tarihler adını andığı zaman, sana hak verecek hey koca Sultan, bizdik utanmadan iftira atan, asrın en siyasî padişahına." 

Edebiyat duayeni Tevfik Fikret pişmanlığını İttihat ve Terakki düşmanlığı ile gösterip duygularını, meşhur olan Hân-ı Yağma isimli şiiri ile anlatmaya çalışmadı mı?

Cumhuriyet Gazetesinin genç yazarı N.Nazif Tepedelenlioğunun Atatürk tarafından saraya çağırılıp uyarı mahiyetinde kendisine söyledikleri;

“Bak çocuk, yazılarından anlaşılıyor ki, sen Abdülhamit’i sevmiyorsun. Sevme, yine de sevme... Ama şu hakikati de asla unutma ki... Abdülhamit, o devrin dünya devletleri arasında, en büyük siyaset dâhilerinden biriydi. Hangimiz onun yerinde olsaydık, onun yaptıklarını yapamazdık."

Emin olun bugün Sayın Erdoğan'ı eleştirenlerin hemen hepsi Erdoğan'dan sonra yapmış oldukları düşmanlık ve eleştirilere istinaden pişmanlıklarını dile getiren söylemler içerisine girecektir.

Nasıl olsa tarih tekerrürden ibaret vesselam…